Türkiye’nin Yeni Çıkış Hikayesi: Stablecoin Endüstrisi

Türkiye’nin bir sonraki küresel çıkışı, oyun veya fintech olmayabilir.
Yeni aday: Stablecoin ekosistemi.

Dijital dolarlar artık yeni bir döneme giriyor. Günlük küresel stablecoin işlemleri 100 milyar doları aşarken, 2025’te 12 milyar dolarlık yeni anlaşma hacmi bekleniyor.

Türkiye bu alanda özel bir konumda. Dünyadaki en yüksek stablecoin benimseme oranlarından birine sahip. Yıllardır süren enflasyon, insanları dijital doları doğal bir değer koruma aracı olarak görmeye alıştırdı. Türk Lirası’nın değer kaybı, stablecoin’leri “dijital dolar cüzdanı” haline getirdi.
Banka altyapısı tamamen dijital. Giriş–çıkış kanalları kolay. Likidite derin.
Serbest çalışan gelirleri, içerik üreticisi ödemeleri ve hatta iGaming sektörü bile artık kripto altyapısı üzerinden akıyor.

Bu dönüşümün en güçlü sinyali, Türkiye’de doğup küresel ölçekte büyüyen stablecoin altyapı şirketlerinin ortaya çıkması.
Son dönemde hızla büyüyen bazı örnekler:

Arf — Ali Erhat Nalbant

Arf, PayFi adlı düzenlenmiş, stablecoin tabanlı bir likidite ve ödeme katmanı geliştiriyor.
Bu yapı, ödeme servis sağlayıcıları ve finans kurumlarının ön finansman gerektirmeden, gerçek zamanlı ve sürekli açık bir hazine üzerinden işlem yapmasına olanak veriyor.
Kriptonun “yatırım”dan “altyapı”ya evrilişinin net bir örneği.

Piku.co — Sinan Koç

Piku, USD–TRY arbitrajı ve delta nötr stratejilere dayalı getiri optimizasyonu sunan bir stablecoin katmanı geliştiriyor.
Türkiye’nin döviz ve kripto tecrübesinin, spekülatif ticaretten finansal altyapıya dönüşümünü yansıtıyor.

Rosetta.sh — Emre Çolakoğlu

Rosetta, kullanıcıların ve platformların likiditeyi daha verimli tahsis etmesini sağlayan bir stablecoin getiri ve yönlendirme katmanı kuruyor.
Kripto dünyasının “ticaretten altyapıya” geçişini yakalayan bir diğer örnek.

Keyrails — Berhan Kongel

Kurumsal düzeyde dijital dolar yönetimi sağlıyor. Stablecoin hazine ve likidite katmanı inşa ederek şirketlerin dijital varlıklarını kurumsal kontrolle saklamasını, taşımasını ve yönetmesini sağlıyor.
Spekülasyon odaklı ürünlerden, gerçek finansal altyapıya geçişin simgelerinden biri.


Türkiye’nin teknolojik çıkış hikâyeleri zaten bu modeli kanıtladı.
Peak Games, Gram Games ve Rollic’in Zynga’ya satışı; Dream Games’in küresel başarısı…
Hepsi doğru zamanda doğru yetenekle birleştiğinde neler olabileceğini gösterdi.

Akıllı telefonların yükselişiyle ilk popüler uygulama bankacılık değil, mobil oyunlardı. Oyun sektörü App Store modelini doğruladı ve milyonlarca kullanıcıyı içeri çekti.
Türkiye o dalgayı yakaladı çünkü zamanlama ve yetenek uyum içindeydi.

Bugün aynı hikâye blockchain dünyasında yaşanıyor.
Yeni “Layer 1” ekosistemlerinin ilk büyük kullanım alanı ticaret ya da NFT değil; stablecoin’ler.
Gerçek kullanıcılar, gerçek likidite, gerçek talep.

Bankalar, ödeme şirketleri ve fintech’ler artık deneme aşamasından çıkıp benimseme aşamasına geçiyor.
Türkiye’nin hem insan kaynağı hem de piyasa ihtiyacı bu dönüşüm için uygun.

Eğer Supercell, Circle ise; USDC, Clash of Clans’tır.
Stablecoin’ler yeni dönemin “killer app”idir.

Belki de tarih Türkiye’de bir kez daha tekerrür edecek — çünkü doğru bileşenler yeniden bir araya geliyor.

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir