Grou.ps’u satın alan Türk Telekom mu?

·

Grou.ps, 2006 yılında Türk girişimci Emre Sokullu tarafından Silikon Vadisi’nde kurulan bir sosyal ağ platformudur. Amacı, kullanıcıların kendi etkileşimli topluluklarını kurmalarına imkân tanıyan, tüm işbirliği araçlarını tek çatı altında toplayan bir çözüm sunmaktı. Webrazzi’nin 2008’deki haberinden bu yana Türkiye girişim ekosisteminin en dikkat çekici hikâyelerinden biri olarak anılan Grou.ps, “Türkiye’den globale açılan, sermaye destekli ilk girişim” unvanını taşıyordu. Henüz “unicorn” tabiri ortada yokken Grou.ps’un 30 milyon dolarlık bir değerlemeye ulaşması, dönemin koşullarında büyük bir başarı olarak kayda geçti.

Emre Sokullu, Boğaziçi Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra Silikon Vadisi’nde şansını deneyen genç bir girişimciydi. Grou.ps ile yakaladığı uluslararası başarı sayesinde Silikon Vadisi’nde yatırım almayı başardı ve platformunu milyonlarca kullanıcının hizmetine sundu. Sokullu, girişiminin yükselişini ve perde arkasını daha sonra kaleme aldığı “Grou.ps Hikayesi” adlı kitapta detaylarıyla anlattı. 15 yıllık serüveni özetleyen bu kitap, bir yandan Sokullu’nun girişimcilik tecrübelerini aktarırken diğer yandan Grou.ps’un kuruluşundan büyümesine ve nihai çıkış (exit) sürecine kadar bilinmeyen yönlerine ışık tutuyor.

Grou.ps, ilk yıllarında hızla büyüyerek pek çok bağımsız çevrimiçi topluluğun altyapısı haline geldi. Ancak sosyal medya devlerinin (Facebook, Twitter gibi) yükselişiyle, 2010’ların başlarında platformun büyümesi yavaşlamaya başladı. Emre Sokullu yönetiminde Grou.ps çeşitli dönüşümler geçirdi; örneğin farklı gelir modelleri denendi, platforma oyunlaştırma öğeleri eklendi ve hatta büyük şirketlerle olası satın alma görüşmeleri yapıldı. Sokullu’nun ifadelerine göre, ilerleyen yıllarda Yahoo ile iki kez ciddi satın alma pazarlığı dahi yapıldı, özellikle Yahoo’nun e-posta servislerini sosyal bir platforma dönüştürme çabaları kapsamında. Her ne kadar bu görüşmeler sonuçsuz kalsa da, Grou.ps ekibi ürünlerini ayakta tutmak için farklı stratejiler uygulamaya devam etti.

2010’ların ortalarına gelindiğinde Grou.ps’un popülaritesi nispeten düşüktü ve platform, kurumsal odaklı bir çözüme evrilmeye çalıştı. Emre Sokullu bu dönemde GraphJS gibi sosyal grafiğe odaklanan yan projeler üzerinde çalıştı ve Grou.ps teknolojisini farklı kullanım alanlarına adapte etmeyi hedefledi. 2014-2020 yılları arasındaki dönemde platformun arka planda önemli değişimler geçirdiği anlaşılıyor; Sokullu’nun kitabında bu döneme özellikle yer verilmiş ve o zamana dek “ışık tutulmamış” bazı hikâyeler paylaşılmıştır. Bu yıllarda Grou.ps’un operasyonlarının sonlandığı ve Sokullu’nun kişisel olarak “40 yaşında emeklilik” planlarını devreye soktuğu bilinmektedir. Nitekim, girişimin exit süreci kitaba göre tamamlanmış ve Sokullu farklı projelere yönelmiştir. Tam da bu belirsiz dönemde, Grou.ps’un teknolojisi ve ekibinin akıbeti konusunda çeşitli spekülasyonlar ortaya çıkmaya başlamıştır.

Grou.ps ile ilgili en ilginç spekülasyon, platformun Türk Telekom tarafından gizlice satın alındığı iddiasıdır. Bu iddia ilk olarak 2020 yılının sonbaharında, Türk Telekom’un “yerli sosyal medya” hamlesi olan Yaay adlı uygulamayı piyasaya sürmesiyle gündeme geldi. Yaay, 2 Eylül 2020’de Türk Telekom’un girişim sermayesi şirketi TT Ventures tarafından Google Play ve App Store’a sessiz sedasız açıldı. O Belde adlı bir teknoloji forumunda, bir kullanıcı Yaay hakkında içeriden bilgiler paylaşarak dedikoduların fitilini ateşledi. Foruma göre, projeden pek de umutlu olmayan bazı yöneticiler Grou.ps isimli şirketten bir yazılımcıyı ekibe dahil edip platformu Türk Telekom bünyesinde geliştirmeye başlamışlar. Ancak proje o kadar inançsız bir atmosferde yürütülmüş ki, toplantılarda ilgili mühendis kendini parçalarken diğerlerinin gülme krizine girdiği bile anlatılıyor. Paylasilan anekdotlardan bile, Yaay projesinin ne derece palyatif ve hazırlıksız bir süreçten geçtiğini göstermesi açısından dikkat çekicidir.

Asıl bomba iddia ise bu platformun temelinin Grou.ps’tan devralındığı yönündedir. Hem forumdaki içeriden bilgi sahibi kullanıcı, hem de Mart 2025’te yayımlanmaya başlayan “Gizli Türk Telekom Dosyaları” adlı WordPress blogu, Yaay projesinin arka planını doğrular biçimde şu ifadeleri kullandı: “Uygulamanın temeli için Grou.ps adlı Amerikalı bir firma ile çalışıldı, onlardan yazılım satın alındı ve (hala) yerli milli deniyor“. Yani iddiaya göre Türk Telekom, Grou.ps’un yazılımını veya kod tabanını para karşılığı satın alıp Yaay’a entegre etmişti. Söz konusu blog yazısı ayrıca, projenin geliştirildiği dönemde içeride “yerli milli” söyleminin alay konusu olduğunu, zira projenin özünde yabancı bir ürüne dayandığını belirtiyor.

Bu spekülatif iddianın ciddiyetini değerlendirirken hem destekleyici kanıtları hem de çelişkili noktaları göz önünde bulundurmak gerekiyor. Öncelikle destekleyici unsurlardan başlayalım:

  • İçeriden Bilgi Sızıntıları: Hem O Belde forumundaki anlatımlar hem de Gizli Türk Telekom Dosyaları blogundaki yazı, sadece bilgisi olan birinin bilebileceği kadar spesifik detaylar içeriyor. Örneğin, Yaay’ın geliştirme aşamasındaki kod adının “Hayk” olduğu ve bunun son dakikada değiştirildiği detayı, bu iddiayı dile getiren kişinin proje içinde bulunduğunu akla getiriyorobelde.com. Yine forum kaynağı, projeyi “resmen mobbing projesiydi” diyerek tanımlıyor ve şirkette gözden çıkarılan çalışanların bu ekibe doldurulduğunu iddia ediyorobelde.com. Dahası, kullanıcıları çekebilmek için Mercedes otomobillerin hediye edildiği kampanyalar düzenlendiğini, ancak bu tür boş harcamaların projeye istenen ivmeyi kazandıramadığını belirtiyorobelde.com. Bu denli içeriden öğrenilebilecek ayrıntılar, iddianın tamamen uydurma olmayıp şirkete yakın kaynaklardan beslendiğine işaret ediyor.
  • Türk Telekom-Doany-Grou.ps Bağlantısı: İddiayı destekleyen bir diğer önemli unsur, Türk Telekom üst yönetiminin Grou.ps ile geçmişte kurduğu ilişkidir. Yukarıda da belirtildiği gibi, Türk Telekom’un eski CEO’su Paul Doany 2010’lu yıllarda Grou.ps’a kişisel servetiyle ortak olmuştuwebrazzi.com. Doany ikinci kez Türk Telekom’un başına geçtiğinde (2016-2019 dönemi), şirkette girişim yatırımlarına hız kazandırdı; Argela, İnnova, Sobee gibi teknoloji firmalarının satın alınmasına öncülük ettiwebrazzi.com. Bu dönemde girişimlere yatırım yapmayı şirket stratejisinin parçası haline getirdiğini de vurguluyorduwebrazzi.com. Dolayısıyla Grou.ps gibi zamanında yatırım yaptığı ve yakından tanıdığı bir girişimin teknolojisini, ihtiyaç duyduğu anda Türk Telekom’a kazandırmak istemesi şaşırtıcı bir senaryo olmaz. Bu bağ, Grou.ps – Türk Telekom spekülasyonuna belli bir mantık zemini sağlıyor.
  • Geçmiş Örnekler ve Model: Türk Telekom’un daha önce yabancı teknolojileri satın alıp “yerli” olarak sunma geçmişi de iddiayı güçlendiren unsurlardan biri. Gizli TT Dosyaları blogu, yıllarca Türk Telekom tarafından “yerli ve milli bulut” diye pazarlanan TTNET Disk hizmetinin aslında ABD menşeli Mezeo yazılımı üzerine kurulu olduğunu hatırlatarak, şirket içinde bu tip uygulamalara aşina olunduğunu vurguluyorgizliturktelekom.wordpress.com. Benzer şekilde PTT’nin 2018’de duyurduğu PTT Messenger uygulamasının da açık kaynak kodlu bir yabancı yazılımın (Loki mesajlaşma altyapısı) özelleştirilmiş hali olduğunun ortaya çıkması, Türkiye’de kamu şirketlerinin böyle yollara başvurduğuna dair örneklerden biriydi. Bu bağlamda, Türk Telekom’un da Yaay projesinde sıfırdan bir platform yazmak yerine hazır bir sosyal ağ altyapısını devralması olası ve akla yatkın görünüyor. Zaten euronews’a konuşan sektör uzmanları da Yaay’ın “hazır bazı yazılımlar kullanılarak geliştirildiğini” doğrulamış, ilk etapta projenin teknik kısmında Gantek gibi harici firmaların rol aldığını aktarmışlardıtr.euronews.com. Tüm bu parçalar birleştirildiğinde, “Grou.ps teknolojisinin kullanıldığı” iddiası mantıksız veya temelsiz bir suçlama olmaktan çıkıyor.

Öte yandan, bu spekülasyonla ilgili bazı çelişkili noktaları da göz ardı etmemek gerekiyor:

  • Resmî Açıklamaların Yokluğu: En dikkat çekici nokta, ne Türk Telekom’un ne de Groups’un bu konuda herhangi bir resmi açıklama yapmamış olması. Yaay’ın lansmanı sırasında Türk Telekom yetkilileri platformun altyapısı konusunda şeffaf davranmadı. Hatta euronews, Temmuz 2020’de Yaay hakkında ilk kulis bilgilerini sızdırdığında Türk Telekom yetkilileri bu bilgileri “gerçeği yansıtmıyor” diyerek yalanlamıştı. Sonuçta Eylül 2020’de uygulama yayına alındığında resmi kaynaklar Yaay’ın başarısız bir önceki deneme olan Yazbee platformu kullanılarak geliştirildiğini duyurdular. Bu açıklamada Grou.ps ismine hiç değinilmemesi, eğer gerçekten bir satın alma/teknoloji transferi olduysa bunun gizli tutulduğunu gösteriyor.
  • Teknoloji Kesişimi: Bir diğer çelişkili nokta, Grou.ps altyapısının Twitter benzeri bir akış uygulamasına ne derece uygun olduğudur. Grou.ps temelde grup bazlı, çok bileşenli bir sosyal ağ kurma platformuydu (forum, wiki, foto galeri gibi özelliklerle). Yaay ise Twitter’a çok benzeyen, daha sade bir mikroblog modeliyle ortaya çıktı. Eğer gerçekten Groups kodu kullanıldıysa, bunun ciddi ölçüde değiştirilmiş ve kırpılmış olması gerekir ki bu da önemli bir geliştirme çabasını zaten gerektirir. Öte yandan, Grou.ps’un modüler yapıda olması, istenmeyen kısımların devre dışı bırakılıp sadece ihtiyaç duyulan özelliklerin alınmasını mümkün kılabilir. Teknik uyumsuzluk konusu tam bir çelişki olmasa da, “acaba sıfırdan yazmak daha kolay olmaz mıydı?” sorusunu akıllara getiriyor ve iddianın tartışmalı yönlerinden biri olarak not düşülebilir.

Eğer Türk Telekom gerçekten Grou.ps’un teknolojisini veya ekibini bünyesine kattıysa, bunun arkasındaki motivasyonlar şirketin genel teknoloji yatırımları stratejisiyle uyumlu görünüyor. İş ve teknoloji odaklı bir bakışla değerlendirdiğimizde, böyle bir satın almanın olası nedenleri şöyle sıralanabilir:

  • Hızlı Pazar Çıkışı: Sıfırdan bir sosyal ağ platformu geliştirmek zaman ve kaynak açısından oldukça maliyetli bir iş. Üstelik Twitter/Facebook gibi devlerle rekabet edecek bir ürün ortaya koymak yıllar alabilir. Türk Telekom’un elinde Grou.ps gibi denenmiş ve çalışır durumda bir altyapıyı satın alma fırsatı varsa, bu onlara pazara çok daha hızlı giriş yapma avantajı sunar. Nitekim, Yaay’ın lansman zamanlaması da bunu gösteriyor: 2020 yazında hükümet kanadından gelen “Türkiye’nin kendi sosyal medyası olmalı” mesajlarının hemen ardından birkaç ay içinde uygulama kullanıma açıldı. Böylesine kısa sürede bir ürün çıkarılabilmesinin en mantıklı açıklamalarından biri, hazır bir teknoloji satın alıp uyarlamak olabilir.
  • Risk Azaltma: Mevcut bir platformu devralmak, sıfırdan yazılım geliştirmeye kıyasla daha az teknik risk barındırır. Grou.ps zaten ölçeklenebilirlik, güvenlik, kullanıcı deneyimi gibi temel konularda yılların tecrübesine sahipti. Türk Telekom, Grou.ps’u alarak aslında “girişimin çocukluk hastalıklarını geride bırakmış” bir ürünü portföyüne katmış olur. Bu sayede yeni bir ürünün belirsizliklerini ve başlangıç hatalarını minimize etmeyi hedeflemiş olabilirler.
  • Stratejik Uyumluluk: Türk Telekom, son yıllarda telekomünikasyonun ötesine geçip dijital servislere yatırım yapmaya odaklanmış bir şirket. Sirket 2017’deki demeçlerinde de şirketin değerini yeni girişimlerle artırmak istediği, PİLOT hızlandırma programını ve yenilikçi dijital hizmetleri benimsediği belirtiliyordu. Bu strateji kapsamında şirket, telekom altyapısının üzerine içerik ve platform servisleri inşa etmeye çalışıyor. Örneğin, geçmişte TTnet ile IPTV, online müzik, oyun gibi alanlara girildi; mobil tarafta BiP (Turkcell’in mesajlaşma uygulaması) benzeri atılımlar değerlendirildi. Sosyal medya, Türk Telekom’un eksik kaldığı bir dikeydi ve devlet teşviği de varken bu alana girmek mantıklı görünüyordu.
  • Milli Gündem ve Kamu Desteği: Türkiye’de özellikle 2020 döneminde sosyal medyaya yönelik regülasyon tartışmaları ve zaman zaman Twitter/Facebook gibi platformlara erişim kısıtlamaları gündeme geliyordu. Hükümet, vatandaşların verilerinin yurtiçinde kalacağı yerli sosyal ağ alternatiflerini arzuladığını dile getirmişti. Türk Telekom gibi kısmen kamuya ait bir şirketin (Hazine ve Maliye Bakanlığı %25 paya sahip) bu çağrıya cevap verecek bir proje sunması siyasi olarak da avantajlıydı. Bu bağlamda, bir sosyal platformun alınarak millîleştirilmesi, kamu otoritelerini memnun edecek bir hamle olarak değerlendirilebilir. Nitekim, Yaay projesi lanse edilirken “Türkiye’nin yeni sosyal medya uygulaması” sloganıyla duyurulmuş ve yerli-milli vurgusu yapılmıştı. Arka planda Amerikan menşeli bir yazılım kullanılıyor olsa bile, nihai ürünün Türkiye sunucularında çalışması ve Türk Telekom güvencesiyle sunulması, bu milli platform imajını kurtarmaya yeterli görülmüş olabilir. Tipki yerli otomobilTogg’un oncesinde Isvecli Saab’in teknolojisinin satin alinmasi gibi.
  • İnovasyon ve İnsan Kaynağı Transferi: Bir satın alma sadece ürün değil, know-how (bilgi birikimi) ve insan kaynağı transferi anlamına da gelir. Grou.ps’un arkasındaki ekip, özellikle de Emre Sokullu gibi vizyoner bir girişimci, Türk Telekom için değerli bir beyin gücü demektir. Bu tür “acqui-hire” tarzı satın almalar, büyük şirketlerin startup kültürünü ve hızını içeriye almasının bir yoludur. Belki de Türk Telekom, Grou.ps hamlesiyle sadece kodu değil, o kodu yazan zihniyeti de şirket içine getirmeyi hedefledi.

Sonuç olarak, Türk Telekom–Grou.ps satın alma iddiası resmi olarak doğrulanmış olmasa da, iş ve teknoloji dünyası perspektifinden bakıldığında bütünüyle tutarlı ve olası bir senaryo çiziyor. Spekülasyonun dayandığı kaynaklar, içeriden sızan bilgilerle destekleniyor ve Türk Telekom’un geçmişteki yatırım stratejileriyle paralellik gösteriyor. Öte yandan, iddianın henüz açık biçimde teyit edilmemiş olması ve tarafların suskunluğu, konuyu teknoloji kulislerinde bir şehir efsanesi olarak tutmaya devam ediyor. Bu spekülatif hikâyenin gerçek olup olmadığı belki de hiçbir zaman tam olarak öğrenilemeyecek. Şimdilik bize düşen, duyduklarımızla resmi satır aralarını birleştirip bu ilginç satın alma bilmecesini yorumlamaya çalışmak.

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir